Türk Hava Yolları
Türk Hava Yolları'nın her gün İstanbul Atatürk Havalimanından Lüksemburg'a direkt 1 ya da 2 uçuşu bulunmaktadır.
Lüksemburg uçak bileti seçerken direkt uçuşları tercih edebileceğiniz gibi, önce Brüksel'e uçup, oradan yaklaşık 3 saatlik keyifli bir tren yolculuğu aktarmasını da düşünebilirsiniz. Hatta Almanya Hahn Havaalanı'na uçup oradan bu güzel ülkeye otobüsle gitmek de üçüncü seçeneğiniz olabilir. Hangi şekilde giderseniz gidin; Fransa, Almanya ve Belçika'ya komşu olan Lüksemburg'a yapacağınız gezi, çok belirgin özellikleri ile unutulmaz seyahatleriniz arasına girecektir. Mesela Avrupa'nın en küçük ülkesi olmasıyla, mesela dünyada Dükalık ile yönetilen tek ülke olmasıyla, İstanbul'un neredeyse yarısı kadar yüzölçümü ve yarım milyon civarındaki nüfus sayısıyla... Siz yeter ki kararınızı verin ve Plures Air'e seyahati planladığınız tarihi söyleyin. Lüksemburg uçak biletiniz, Türsab belgeli Plures Air'in profesyonel ve aynı zamanda dostça yaklaşımıyla, dilediğiniz zaman aralığında ve en ekonomik koşullarda sizin için kısa süre içinde hazır edilecektir.
Lüksemburg uçak bileti almak, sıradan bir turistik seyahatin ötesinde sizi zengin, az sorunlu ve mutlu insanların ülkesine uçuran bir karar da olacaktır. Çünkü özellikle finans ve bankacılık başarısı sayesinde Lüksemburg, 2015 yılında Katar'dan sonra dünyanın en zengin ikinci ülkesi ünvanını aldı. "İşsizlik yok, para çok" olunca insanların mutluluğu da katlanıyor doğal olarak. İşte Lüksemburg'a giderek bu sosyolojik analizi gözlemleme şansını da yakalamış olacaksınız. Yazları bizim ülkemize göre daha serin ve kışları da daha soğuk olan Lüksemburg'a gitmek için, nisan ayından ekim ortasına kadarki en sıcak zamanı değerlendirebilirsiniz. Komşusu Almanya gibi çok yağış alan Lüksemburg'a giderken valizinizde bulunduracağınız hafif bir yağmurluk ve şemsiye ise, sizi sürpriz yağmurlardan koruyacak basit bir önlem olacaktır. Lüksemburg uçak bileti almak, sizi okuma yazma oranı %100 olan, güvenlik endişesi duymayacağınız bir ülkeye taşıyacak, bu sayede belki de hayatı başka gözlerle sorgulama şansı da yakalamış olacaksınız.
Lüksemburg uçak bileti aldığınızda, bu küçücük ülkede ne yapacağınızı sakın düşünmeyin. Çünkü 10. yüzyılda kurulan ve UNESCO dünya miras listesinde yer alan başkent Lüksemburg, sizi zaten büyüleyecektir. Geçmişten gelen kültürel zenginliğini koruyan küçücük ülkedeki müzeler, sergiler, konserler, operalar, festivaller arasında koşuştururken bir ülkeyi güzel yapan şeyin büyüklüğü değil, ruhu olduğunu bir kez daha anlamış olacaksınız. Ünlü yazar Victor Hugo'nun sürgüne gönderildiği kaleden vizesiz geçiş anlaşmasına adını veren Schengen kasabasına geçerken, küresel bir özgürlükle ruhunuz hafifleyecek. Lüksemburg uçak biletini almak için neden bekliyorsunuz ki; Plures Air, parmaklarınızın sadece bir "tık" uzağındayken hem de...
Lüksemburg'ta şehrin kuzey üst tarafları trafiğe kapalı olan alışveriş sokaklarından oluşur. Bu kesimdeki kafelerde soluklanırken, alışveriş yapmanın keyfine varabilirsiniz. Ancak alışverişlerinizi akşam saatine bırakmamaya özen gösterin. Çünkü birçok alışveriş merkezi akşam 18.00'dan önce kapanmaktadır.
Hediyelik eşya konusunda çok kıt imkânlara sahip olan Lüksemburg'ta bu konuda hayal kırıklığı yaşamanız olağan. Çünkü sadece bir kaç tane hediyelik eşya dükkânı var ve çeşit sayısı da çok sınırlı. Bu nedenle farklı alternatifler aramak yerine, ilk gördüğünüz dükkândan alışveriş yapmak zaman kaybınızı azaltacaktır.
Alışveriş için merkezdeki sokaklar olan Grand Rue, Neuve Rue Philippe 2 ve Esch-sur-Alzette yerlerini tercih edebilirsiniz. Her ayın ikinci ve dördüncü Cumartesi günü, Place d'Armes meydanında kurulan bit pazarında da belki ilginize göre bir kaç antika parça bulabilirsiniz.
Lüksemburg'ta alışverişlerinizde kredi kartlarınızı gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. Bunun yanında bir kaç Avrupa ülkesinde olduğu gibi alışverişlerinizde vergi iadesi almak isterseniz, tek seferde yapacağınız 75 Euro ve üzeri alışverişlerinizde, satıcıya doldurtacağınız bir form (tax free) ile ülkeden çıkarken gümrükten vergi iadenizi alabilirsiniz. Ülkede sigara çok ucuz olduğu için sigara stoğu yapmak isterseniz, tren ile seyahat etmeyin. Çünkü trende çantalarda sigara araması yapılıyor ve fazla sigaralara el konuluyormuş.
Lüksemburg şehir yapısı itibari ile eski ve yeni olarak iki kısma ayrılmıştır. Eski olan kısım Ville Haute, yeni olan kısım ise Ville Basse olarak adlandırılır. Şehirde görmeniz gereken ilk durağınız Vianden Castle olarak adlandırılan Lüksemburg Kalesi olmalıdır. Bu kale tarihte Fransa Krallığı ile Roma İmparatorluğu arasında sınır bölgesini oluştururmuş. Kalenin mimarî yapısında Romanesk stil kullanılmış. Ancak 1300'lü yıllarda mimarî tarz değiştirilerek Gotik stile dönüştürülmüş. 1700'lü yıllarda saldırılar esnasında büyük darbeler alarak, bir çok bölümü yıkılan kale bir kaç kez restore edilmek zorunda kalmış. Tarihe ışık tutan ender yapılardan biri olarak görülen kale ve çevresi 1994 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınarak, koruma altında alınmış. Kalenin diğer bir özelliği ise Fransız yazar Victor Hogu'nun burada bir süre sürgünde kalmasıdır. Sürgünde iken yaşadığı ev, ziyaretçiler için Victor Hugo House adıyla düzenlenmiş ve 1935 yılından bu yana da müze olarak hizmet vermekte. Müzede, Hugo'nun kişisel eşyaları, el yazması eserleri, mobilyaları ve Rodin tarafından yapılmış olan bir büstü de sergilenmekte.
Lüksemburg'un en çok turist çeken yerlerinden biri de Petrusse Casemates denilen yerdir. Bir çok yer altı tüneline ve mağaraya ev sahipliği yapan bu yer, aslında 1644 yılında mimar Isaac von Treybach tarafından yapılmış. Asıl amacı mimarî estetikten çok, kent savunması olduğu için zamanla büyütülmüş ve 23 km uzatılmış. Tarihte kent savunmasında 35.000 kişinin bu tünellerde yaşadığı iddia edilmektedir.
Kent içerisindeki en fotojenik yer deseler sanırım herkesin aklına Adophe Köprüsü (Pont Adolphe) gelecektir. 1900-1903 yılında Petrusse Nehri üzerinde yapılan bu köprü aslında bağımsızlığı temsil etmektedir. Merkez tren garı ile şehri birbirine bağlayan bu köprü, 308 metre uzunluğunda ve 44 metre yüksekliğindedir. Köprünün tam orta yerine gelirseniz, her iki yakanızdaki Petrusse Vadisi'ni mutlaka fotoğraflamalısınız.
Rönesans döneminde, 1572 ile 1795 yılları arasında Lüksemburg'un ilk belediye binası olarak kullanılan ve günümüzde de Büyük Dük Sarayı olarak adlandırılan yer aslında tarihte çeşitli amaçlar ile kullanılmış. 2. Dünya Savaşı sırasında Naziler kendi işgal ettiğinde bu sarayı taverna olarak kullanmışlar. 1945 yılında tekrar bir hükümet binası haline getirilen saray günümüzde Lüksemburg dükünün sarayı olarak kullanılmaktadır.
Merkezdeki Hamilus Meydanı'nın yakındaların yer alan Notre Dome Katedrali (Cathedrale Notre-Dame), Lüksemburg'un en büyük dini yapısıdır. Bu yapı 16. yy'da yapılmış ve Meryem Ana'ya hediye edilmiştir. Mimari tarzında Gotik özellikleri görülen katedral, ilk olarak 1613 yılında Cizvit Kolej Kilisesi olarak yapılsa da, 1870 yılında dönemin Papa'sı tarafından kutsanmış ve katedral haline dönüştürülmüştür. Katedralin pencerelerindeki vitraylar eşsiz güzelliktedir. Katedral merkezinde de ünlü Lüksemburglu heykeltraş Lucien Wercollier tarafından yapılan bronz bir heykel de yer almaktadır. Katedralin hemen yanındaki Altın Kız Heykeli'ni de görebilirsiniz. Bu heykel, savaşta hayatlarını kaybeden Lüksemburg askerleri anısına yapılmıştır. Anıtın alt kısmında savaşta düşen bir asker ile silah arkadaşının resmi tasvir edilmiştir.
Avrupa'nın en önemli sanat merkezlerinden biri olarak görülen Mudam Lüksemburg, mimarî yapısı, sergileri ve koleksiyonları ile eşsiz güzellikte bir çağdaş sanatlar müzesidir. Louvre Müzesi'nin tasarımcısı olan mimar Ming Pei tarafından inşa edilen binada hem modern hem de tarihî mimarinin özelliklerinin muhteşem uyumunu görebilirsiniz. 1999'da yapılmaya başlanan ve 2009'da tamamlanan müze de bir çok ünlü ressamın da eserleri sergilenmektedir.
Roma ve Cermen kültürlerinin birbirine kaynaştığı bir noktada yer alan Lüksemburg, kültüründe de çoğunlukla bu iki uygarlıktan çok şey almış. Bu nedenle şehirdeki müzelerde, sergilerde, festivallerde, konserlerde hep bu kültürlere ait izler görebilirsiniz. Bu noktada en cazip olan Grand Theatre de la Ville du Luembourg'ta opera, tiyatro ve dans gösterilerini izleyebilirsiniz. Eğer bu kültürlere ait klasik müzik severlerdenseniz, 2005 yılında hizmete açılan Filarmoni Konser Binası'ndaki muhteşem konserlerden birine katılabilirsiniz.
Schengen. Aklınıza hemen vize geldi değil mi? :) Schengen aslında Lüksemburg'ta küçük bir köy. Asıl geçim kaynağı şarapçılık olan bu köy, 14 Haziran 1985'te imzalanan Schengen Antlaşması ile tüm dünya tarafından tanınan bir yer haline gelmiş. Köyün sınırına giderseniz Almanya ve Fransa topraklarını görebiliyorsunuz zaten. Bu açıdan bakıldığında üç farklı ülkenin topraklarının buluştuğu bir yer olma özelliği de arz ediyor. Schengen köyü içerisinde bulunan 1390 yılında yapılmış eski bir kale de bulunuyor. Tarih boyu eskime ve yıkıma uğrayan kale yeniden restore edilmiş ve günümüzde otel ve konferans salonu olarak kullanılmakta. Köydeki diğer bir önemli yapı ise Centre Europeen olarak adlandırılan müzedir. 13 Haziran 2010 yılında Schengen Antlaşması'nın imzalanmasının 25. yıldönümüne özel olarak açılan müzede anlaşma ile ilgili olarak video ve ses görüntüleri ile tarihi fotoğraflar yer almaktadır.
Avrupa Birliği açısından önemli bir ülke konumunda olan Lüksemburg'ta, Avrupa Birliği'nin birçok yönetim binası bulunuyor. Siyaset merakınız varsa ve bu yapıları görmek isterseniz hemen 18 numaralı otobüse atlayın ve Kirchberg durağında inin :)
Lüksemburg'un şehir tarihini anlatan bir müze merak ediyorsanuz, 1996 yılında Lüksemburglu mimar Conny Lentz tarafından inşa edilen Musee D'histoire de la Ville de Luxembourg'u ziyaret edebilirsiniz. Müzenin en ilgi çekici yanı ise cam cepheler ile katlar arasındaki geniş panaromik manzaralı asansörleridir. 18 metrekarelik bu geniş asansörler, tek seferde 65 kişiye hizmet verebilmektedir. Bu asansörler ile katlar arasındaki gömülü kayaları izleyebilir ve Grund tepesinin panaromik manzarasını görebilirsiniz. Müze giriş ücreti yetişkinler için 5 Euro, gençler için ise 3 Euro civarındadır.
Türk Hava Yolları'nın her gün İstanbul Atatürk Havalimanından Lüksemburg'a direkt 1 ya da 2 uçuşu bulunmaktadır.
Lufthansa Havayollarının Ankara ve İzmir'den Münih aktarmalı her gün 1 uçuş seferi bulunmaktadır.
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanından direk sefer bulunmamaktadır.
Türk Havayolları ile hergün İstanbul Atatürk Havalimanı üzerinden aktarmalı olarak 1 veya 2 sefer bulunmaktadır.
Türk Havayolları ile hergün İstanbul Atatürk Havalimanı üzerinden aktarmalı olarak 1 veya 2 sefer bulunmaktadır.
Türk Havayolları ile hergün İstanbul Atatürk Havalimanı üzerinden aktarmalı olarak 1 veya 2 sefer bulunmaktadır.
Detaylı BilgiLüksemburg, Avrupa'nın merkezinde sayılabilecek bir yerde konumlanmış olan küçük bir ülke olsa da, komşuları Fransa, Belçika ve Almanya olduğu için aslında stratejik bir öneme de sahiptir. Resmi adı ile Lüksemburg Büyük Dükalığı olarak bilinir. Yaklaşık 2600 kilometre karelik yüzölçümü ile İstanbul'un yarısı kadardır. Lüksemburg isminin anlamı ise "Işıklı ülke" demektir.
Tarihî açıdan çok eski bir geçmişi olan Lüksemburg'a M.Ö 2. yy'da Keltler, M.Ö 58-51 yıllarında da Roma İmparatorluğu hakim olmuştur. 963 yılında ise Kont Siegfried tarafından inşa edilen bir kale ve bu kale çevresine şehir kurulmasıyla aslında günümüzdeki Lüksemburg'un ilk temelleri atılmıştır.
Lüksemburg'un yönetim şekli meşruti monarşidir. Hatta dünyada dükalık ile yönetilen tek ülkedir. Ülke 3 ana eyaletten oluşsa da en büyük şehir Lüksemburg olduğu için başkent konumunda yer alır. Tarihî mahalleleri ve surları ile ülkenin tarihsel değerleri paha biçilemez olduğundan, 1994 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi ile koruma altına alınmıştır. Ayrıca başkent Lüksemburg 2007 yılında Avrupa kültür başkenti olarak seçilmiştir.
Ülkenin nüfusu 500.000 civarındadır. Aslında gün içerisinde nüfusun arttığı ve azalttığı nadir ülkelerdendir. Sınırda yaşayan bir çok Fransız ve Belçika vatandaşları bu zengin ülkeye çalışmak için gelir ve akşam da ülkelerine geri dönerler. Buna karşın ülke nüfusunun yarısından fazlasını İtalyan ve Portekiz göçmenler oluşturur. Dini açıdan ise en fazla Katolikler, Protestanlar ve Rum Ortodokslar görülmektedir. Nüfusun çok az bir kesimini de Museviler ve Müslümanlar oluşturmaktadır. Ancak bu bilgiler tahminidir. Çünkü 1980 yılından sonra Lüksemburg dinî inanışların özgür olacağı düşüncesi ile nüfusun din istatistiklerini toplamayı bırakmıştır.
Lüksemburg seyahatiniz esnasında dil konusunda sıkıntı yaşamazsınız. Çünkü ülkede Lüksemburgça haricinde Fransızca ve Almanca resmî dil olarak kullanılmaktadır. Hatta lise öğrencilerinin okuldan mezun olabilmesi için bu üç resmî dil de yeterliliklerini ispatlaması istenmektedir. Bunun yanında eğitim sisteminde her öğrenciye ayrıca İngilizce eğitimi verilmektedir. Dil çeşitliliğinin ne kadar fazla olduğunu zaten gazete bayilerinde, bir kaç dilde basılmış gazete ve dergilerden anlayabilirsiniz :)
Kişi başına düşen milli gelir açısından ülke insanları zengin değil, çok zengin sayılabilecek bir yapıdadır. Çünkü Lüksemburg, kişi başına düşen 84.700 dolarlık millî gelir ortalaması ile dünyanın 4. ülkesidir. Hatta 2005 yılında yaşam kalitesi açısından dünya birincisi olmuştur. İşsizlik yoktur ve enflasyon hep düşük seviyede seyreder. Ülkede tarım, sanayi faaliyetlerinden ziyade bankacılık ve sigortacılık alanında Avrupa Birliği'nin merkezi olduğundan 220'den fazla banka bulunur. Yine Avrupa Birliği'nin medya merkezi de bu ülkededir.
Lüksemburg seyahatlerinizi plânlarken yaz mevsimini tercih etmeniz tavsiye edilir. Her ne kadar Türkiye / İstanbul gibi sıcak bir yaz mevsimi geçirilmese de, 23 Haziran'da kutlanan Ulusal Gün nedeniyle, geziniz esnasında büyük ve görkemli kutlamalara tanıklık edebilirsiniz.
Lüksemburg'a Antalya'dan direkt uçuş ile gidebilirsiniz. Lüksemburg'un havayolu şirketi olan Lux Air, yaz aylarında Antalya'dan direkt seferler düzenlemektedir. İstanbul'dan yola çıkmak isterseniz, direkt uçuş bulunmamaktadır. Lüksemburg'a ulaşmanın diğer bir yolu da THY ile Brüksel'e uçarak, oradan da 3 saatlik tren yolculuğu ile Lüksemburg'a ulaşmak olabilir.
Lüksemburg'ta başınıza acil bir durum gelirse diye önemli telefon numaralarını defterinize kaydetmenizde yarar vardır. Bu kapsamda ambulans için 112, polis için 113'ü aramanız yeterli olacaktır.
Lüksemburg çok uluslu bir ülke olduğundan, bu yapısı mutfak özelliklerine de yansımıştır. En çok komşuları olan Fransız, Belçika ve Almanya mutfaklarından etkilenilmiştir. Bunun yanında İtalyan ve Portekiz'den de çok fazla göç aldığı için, bu ülkelerin mutfakları da Lüksemburg yemeklerinde gözle görülür bir iz bırakmaktadır.
Ülkede Michelin yıldızına sahip olan bir çok seçkin restoran bulunmaktadır. Lüksemburg'un denize kıyısı olmasa da, bu restoranların ana menülerinde nehirlerden elde edilen deniz ürünlerinin önemli bir yer tuttuğu görülür. Tütsülenmiş ve değişik soslarla servis edilen et çeşitleri ile baharatlanmış sosisler de değişik damak lezzetleri sunarlar. Öte yandan Lüksemburg'un kendine özgü çikolataları da ünlüdür.
Lüksemburg'un yerel lezzetlerinden tatmak isterseniz, Friture de la Moselle'yi deneyebilirsiniz. Lüksemburg'a özgü yağda kızartılmış bir balık ile yapılan çok lezzetli bir yemektir. Domuz eti konusunda sıkıntınız yoksa, bakla ve domuz etinin pişirilmesi ile elde edilen Judd mat Gaardebounen'i de deneyebilisiniz.
İçecek olarak ülkeye ait Pinot Gris ve Gewürztraminer şarapları ile Simon Dubbel Donkers ve Mousel biralarını deneyebilirsiniz. Bunların yanında şarap ile şampanya karışımı bir lezzete sahip olan Cremon adı verilen yerel içkiyi de deneyebilirsiniz.
Lüksemburg'un ulusal havalimanı olan Findel Havalimanı'ndan şehir merkezine ulaşmanın en kolay yolu otobüs kullanmaktır. Özellikle şehrin tam merkezi olan Hamilus Meydanı'na ulaşmak isterseniz, 9 ve 16 numaralı otobüsleri kullanabilirsiniz. Bu otobüsler aynı zamanda merkez tren garına da gitmektedirler. Havalimanından merkez gitmek için taksi de kullanabilirsiniz. Ortalama 20-25 Euro'ya merkeze ulaşabilirsiniz.
Şehir içi geziniz esnasında aslında Lüksemburg küçük bir şehir olduğu için yürüyerek dahi gezebileceğiniz bir yer. Ancak daha ucuz ve hızlı bir çözüm isterseniz, bisiklet kiralayabilirsiniz. Bunun yanında otobüsler de sıkça kullanılan bir toplu taşıma aracıdır. Otobüsler için çoklu biletleri tren garından satın alabilirsiniz. Bir bilet fiyatı 1,5 Euro'dur. 10'lu biletlerden alırsanız, 12 Euro ödersiniz. Otobüslerin en büyük özelliği tam dakikasında duraklarda olmalarıdır. Trafik çok yoğun olsa bile bu konuda ekstra hassasiyet gösterirler.
Otobüslerin kendilerine ayrılmış olan şeritleri olduğu için eğer kendi aracınız ile ya da araba kiralayarak Lüksemburg'u gezecekseniz, otobüs şeritlerine girmemeye özen göstermelisiniz.
Bu saydıklarımızın yanı sıra Lüksemburg içinde turistlere hizmet eden hop on-jop off otobüsleri de kullanabilirsiniz. Kış aylarında 30 dakikada bir, yaz aylarında ise 20 dakikada bir hareket eden bu otobüsler ile şehri kolayca gezebilirsiniz. Yetişkinler için 15 Euro, çocuklar için ise 8 Euro ücret alınmaktadır.
Lüksemburg'ta gece hayatının en yoğun olduğu yerler merkez Hamilus ve çevre sokakları, Grund, Hollerich Caddesi ve Clausen civarlarıdır. Eğer gece hayatı izlenimlerinizi cuma ya da cumartesi günlerine getirirseniz, ulaşım konusunda da sıkıntı yaşamazsınız. Çünkü gece 03.00'a kadar otobüs çalışmaktadır.
Saydığımız bölgelerde bir çok kaliteli bar ve gece kulübü hizmet vermektedir. Hepsinde kaliteli müzik ve gecenin ritmini hızlandıran Dj'ler bulunur. Gecenin ilk saatlerinden sabaha kadar eğlence devam eder. Alkol fiyatları da oldukça makul durumdadır. Şehrin en ünlü gece kulüpleri Big Beer Company, Bypass, Cafe Choco ve Bikini Bar'dır.
Lüksemburg şehir içi ulaşım konusunda sınırsız biniş hakkında sahip olmak isterseniz, Luksemburg Card almanız tavsiye edilir. Hem bu kart ile ulaşıma ücret ödemezsiniz, hem de birçok müzeye ücretsiz girebilirsiniz. Kartın yanında size verilen şehir haritası da diğer bir avantajdır. Bu kartın fiyatı 1 günlük 11 Euro, 2 günlük 20 Euro, 3 günlük 28 Euro'dur.
Plures, imkânları araştıran, sorun değil çözüm üreten ve müşteri istekleri doğrultusunda hizmet veren bir şirket olarak ün salmıştır. Dünyanın dilediğiniz bölgesine uçak bileti satın almak veya hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgi edinmek için aşağıda bulunan yorum/talep formlarımızı kullanabilirsiniz.
Ziyaretçilerimizi ve müşterilerimizi önemsiyor, görüşlerinizi dikkate alıyoruz. Bizi ve verdiğimiz hizmetleri çok daha ileriye taşıyacağına inandığımız değerli yorumlarınızı yorum/talep formlarımız aracılığıyla bize gönderebilirsiniz.
Kuala Lumpur Uçak Bileti
Kuala Lumpur uçak biletiniz, Türsab belgeli şirketimizin profesyonel ve aynı zamanda dostça yaklaşımıyla, dilediğiniz zaman aralığında ve en ekonomik koşullarda sizin için kısa süre içinde hazır edilecektir.